Güney Kore Devlet Başkanı Yoon Suk Yeol, 3 Aralık 2024 tarihinde ilan edilen sıkıyönetim kapsamında darbe girişimi planlamakla suçlanarak tutuklandı. Yoon, 43 gün sonra, 15 Ocak 2025 sabahı, Yüksek Düzeyli Görevliler için Yolsuzluk Araştırma Ofisi (CIO) ve polis kuvvetlerinin başkanlık rezidansına baskın yapmasının ardından gözaltına alındı.
Yoon’un tutuklanması, 3 Ocak’ta gerçekleştirilen ilk tutuklama girişiminin başarısız olmasının ardından geldi. İlk denemede, 20 CIO müfettişi ve 80 polis memurundan oluşan 100 kişilik bir ekip, Başkanlık Güvenlik Hizmeti (PSS) ve askeri personelden oluşan 200’den fazla kişilik bir direnişle karşılaştı ve rezidansa girmeyi başaramadı.
Ancak 15 Ocak’taki ikinci girişim, çok daha büyük bir operasyonla gerçekleştirildi. Bu kez, CIO müfettişleri ve Ulusal Polis Ajansı‘nın sıkıyönetim soruşturmaları için özel görev gücü, 54 toplumsal olay polisi birimini mobilize ederek yaklaşık 3.200 kişilik bir kuvvetle operasyonu sürdürdü.
Tutuklama Detayları
• Erken Saatlerdeki Operasyon: Operasyon, sabahın erken saatlerinde başlatıldı ve güvenlik bariyerlerinin üçüncü katmanını aşarak başkanlık rezidansına başarılı bir şekilde giriş yapıldı.
• Daha Az Direniş: İlk denemeye göre, bu kez güvenlik personeli daha az direniş gösterdi, böylece müfettişlerin rezidansa girmesi oldukça hızlı gerçekleşti.
• Ekipman Kullanımı: Polis, bariyerleri aşmak için merdivenler kullandı ve PSS tarafından kurulan dikenli telleri söktü.
Operasyona, Başkanlık Güvenlik Hizmeti Başkan Yardımcısı Kim Seong-hun ve Başkanlık Koruma Bürosu Direktörü Lee Kwang-woo için de tutuklama emirleri dahil edildi.
Sıkıyönetim İlanının Arka Planı
Yoon, 3 Aralık 2024 tarihinde, Kuzey Kore’nin komünist güçlerinden ve “içeriden” gelen, Kuzey Kore yanlısı anti-devlet gruplarından gelen tehditlere karşı ülkeyi koruma amacıyla sıkıyönetim ilan ettiğini duyurmuştu. Gece yarısı yapılan acil bir brifingde, “Güney Kore Cumhuriyeti’ni Kuzey Kore komünist güçlerinden korumak ve özgür demokratik düzenimizi tehdit eden Kuzey Kore yanlısı anti-devlet gruplarını ortadan kaldırmak için sıkıyönetim ilan ediyorum.” demişti.
Bu karar, ülke çapında büyük bir tartışma yarattı ve Yoon’a karşı güç kötüye kullanımı ve anayasaya aykırı davranış suçlamaları yapıldı. Hükümetin bu olayları soruşturması, Yoon’un eylemlerine dair daha fazla ayrıntıyı açığa çıkarmak amacıyla sürdürülecek.
Güney Kore’deki bu gelişme, sadece ulusal güvenlik ve demokratik değerler açısından değil, aynı zamanda ülkenin gelecekteki siyasi istikrarı için de kritik bir dönemeç oluşturuyor.
