Kore dizilerini izlemekten halk sıkıldı mı? Yoksa izleyiciler artık her biri bir saat veya daha uzun süren 16 bölümlük dizilere kendilerini adayamıyor mu?
Genel İzlenme Oranlarında Düşüş
Son zamanlarda pek çok dizi yerel reytinglerde %5 sınırını aşmakta zorlanıyor. Bunun en çarpıcı örneklerinden biri, başrollerinde yükselen yıldızlar Roh Jeong Eui ve Lee Chae Min’in yer aldığı ve başlangıçta büyük beklentiler yaratan ‘Crushology 101’ dizisi oldu. Ancak dizinin izlenme oranı %1’e bile ulaşamadı ve finalde %0 reyting aldığı bildirildi. Bu da dizinin vasat performansına dair internette büyük tartışmalara yol açtı.
İdol Gücü Artık Başarı Garanti Etmiyor
Bu, ünlü isimlerin başrolünde olmasına rağmen dizilerin başarısız olduğu ilk örnek değil. Lee Min Ho ve Kim Go Eun gibi dev isimlerin başrolünde yer aldığı ‘The King: Eternal Monarch’ bile beklentileri karşılayamadı. Lee Min Ho’nun Gong Hyo Jin ile birlikte rol aldığı son projesi de izleyicilerden “garip ve takip etmesi zor” yorumları alarak sönük bir performans gösterdi.
Ama Hâlâ Umut Var
Her şey kaybolmuş değil. Düşüşe rağmen bazı diziler hâlâ öne çıkmayı başarıyor. 2025’te ‘Buried Hearts’ ve ‘The Art of Negotiation’ %20’nin üzerinde izlenme oranları yakalayarak kaliteli hikayeler için hâlâ izleyici kitlesinin var olduğunu kanıtladı. Bu diziler genelde taze fikirleri, sürükleyici kurguları ve duygusal derinliğiyle dikkat çekiyor.
Eksik Olan Yaratıcılık mı?
Birçok kişi, son dönemdeki dizilerin yaratıcı bakış açısında eksiklik olup olmadığını sorgulamaya başladı. Birbirinin tekrarı gibi hissettiren, eski konuları yeniden ısıtan yapımlar çoğaldıkça izleyiciler heyecanla yeni bölüm beklemek yerine dizileri yarıda bırakıp ilgilerini kaybediyor.
Uluslararası yayın platformları ve kısa video formatları ile varyete programları gibi diğer eğlence seçeneklerinin rekabeti arttıkça, K-dramalar için kritik bir dönemeç ortaya çıktı. Artık soru şu: Yapımcılar çağa ayak uydurup risk alacaklar mı yoksa güvenli formüllerde ısrar edip eski hikayeleri mi tekrar edecekler?